Federal Almanya Cumhuriyeti Seçim Sistemi

Federal Almanya Cumhuriyeti Seçim Sistemi

FEDERAL ALMANYA CUMHURİYETİ SEÇİM SİSTEMİ

Oy kullanmak zorunlu mu?

Almanya’da oy kullanmayı zorunlu kılan hiçbir kanun bulunmamaktadır. Fakat her vatandaş kendini oy kullanmak için zorunlu hissetmelidir. Çünkü insanlar seçimlerde ülkeleri için bir sorumluluk aldıklarını ve ülkelerinde nasıl bir siyaset yapıldığının kendileri için önemsiz olmadığını göstermektedirler. Bu sebeple mutlaka seçime gidilmeli ve oy kullanılmalıdır.

Seçim gününde seyahat etmesi gerektiği için oy kullanmaya gidemeyen ne yapmalıdır?

Eğer birisi seçim günü kendi seçim bölgesinde oy veremezse, yine de oy kullanabilir. Bunun için oy kullanacak olan kişi mektupla gönderilen oy belgelerini talep etmelidir. Gönderilen oy pusulasında gerekli işaretlemeyi yaptıktan sonra oy pusulasını belediye meclisi seçim sandığı kapatılmadan göndermelidir.

Neden herkes mektupla oy kullanmıyor? Bu yöntemle seçim daha kolay olmaz mıydı?

Mektupla oy kullanımda tüm seçim kanunlarına uyulup uyulmadığını kimse tespit edemeyebilir. Bu tür seçimlerde bir başkası tarafından baskı altında bırakıldığı için seçmenin kendi isteğiyle oyunu kullanamama riski vardır. Ayrıca kullanılan oyun bir başkası tarafından görülmesi de muhtemeldir. Bu sebeple mektupla oy kullanma bir istisnadır.

Her bir seçmen seçim sandığına giderken iki oya sahiptir. Bunlardan birini Federal Meclise doğrudan göndermek istediği kişiler için kullanır, diğerini ise parti listelerinin seçiminde kullanır.  

BİRİNCİ OY/ DOĞRUDAN ADAY

Birinci oyla seçim bölgesini Federal mecliste temsil etmesi istenilen kişi seçilir. Bir seçim bölgesi için her partiden bir aday belirlenebilir. Bir partiye üye olmayan insanlar da, seçim bölgesinde adaylıklarını destekleyen en az 2000 kişinin imzasını almak koşuluyla adaylığını koyabilir. Seçmenlerden sadece en çok oyu alan bir kişi seçilir. Burada çoğunluk prensibi geçerlidir. Bu da diğer adaylar için verilen oyların geçerli olmadığının bir göstergesidir.

İKİNCİ OY/PARTİ OYU

İkinci oyla bir parti seçilir. Seçimden sonra partiler için verilmiş olan tüm oylar toplanır. Bu oylarla partilere yüzde kaç oranında oy verildiği hesaplanır (bunlar ortalama değer olarak belirtilen yüzdelik sayılardır). Bu sayı Federal mecliste bir partiden kaç tane milletvekili gönderileceğini belirlemede oldukça etkilidir. 

Örneğin: Parlamento da ki koltuk sayısını 50 olarak düşün. E partisi tüm oyların yüzde 40’ını kazandığında parlamentoda E partisini toplam 20 vekil temsil edecektir. Eğer bu partinin sadece 15 doğrudan vekili olsaydı, parlamentoya 5 vekil daha ikinci oyla yollayabilirdi, 8 vekili olsaydı 12 tane daha vekil gönderebilirdi.

Sadece birinci ya da ikinci oy kullanıldığında oy geçerli oluyor mu?

Evet, o zaman sadece kullanılan oy geçerli sayılıyor.

İkinci oy neden önemli?

İkinci oy ile Federal mecliste hangi partinin çoğunlukta olması gerektiğine karar veriliyor. Fakat bu birinci oy içinde geçerli değil mi?

Hem evet hem de hayır. Birinci oyda seçim bölgesinde oyların çoğunluğunu alan kişi seçilir. Diğer birinci oyların tümü dikkate alınmamaktadır. Birinci oyda çoğunluk prensibi ön plandadır: çoğunlukta olan kimse o kazanır. Bu ikinci oyda değişiklik gösterir: tüm ikinci oylar topluca sayılır ve hangi partinin yüzde kaç oranında oy aldığı belirlenir. Bu yüzdelik sayı partilerin vekillerine ek olarak kaç tane adayı daha parlamentoya gönderebileceğinin belirlenmesi açısından önemlidir.

YÜZDE BEŞ BARAJI

İkinci oyda „yüzde beş barajı“ partiler için oldukça önemlidir. Çünkü Federal seçimlerdeki ikinci seçimlerde, ikinci oyu alan her parti parlamentoya vekil gönderemiyor. Sadece tüm oylardan yüzde beş oranında oy almış partiler parlamentoya vekil gönderebiliyor. Bu orana ulaşamayan partiler parlamentoya vekil gönderemiyor. „Küçük“ partiler televizyonlarda ki hesaplamalarda „diğer“ partiler olarak adlandırılıyor. Fakat burada bir istisna bulunuyor: Eğer en az üç seçim bölgesinde bir partinin adayları seçmenler tarafından birinci oyla seçilirlerse ikinci oydaki „yüzde beş koşulu“ uygulanmıyor ve bu vekiller, partilerin ikinci oyla alabileceği vekiller yerine parlamentoya alınabiliyor. Doğrudan adaylarda „yüzde beş barajı“ bir önem arz etmiyor. Her aday ikinci oyun sonucundan bağımsız olarak Federal meclise girebiliyor.

Bir partinin vekili olarak Federal meclise kim geliyor?

Öncelikli olarak doğrudan adaylar. Eğer seçim sonuçlarında bir partiye doğrudan seçilen adaylardan daha fazla milletvekili düşüyorsa, parti tarafından önceden seçilen kişiler Federal Mecliste milletvekili olarak görev alıyor. Eyaletlerde ki partiler seçimlerden önce eyalet listelerini oluşturuyor. Bu listelerde partileri Federal Mecliste temsil edecek kişilerin isimleri veriliyor. Listede ve partilerde en üst sırada olan ve ikinci oyla seçilen kişiler oy pusulasında belirtiliyor.

Hükümet nasıl kuruluyor?

Seçimden sonra hangi partinin ya da partilerin Federal Mecliste çoğunluğu oluşturduğu belirlenmiş oluyor. Çoğunluğu oluşturan eğer bir partiyse tek başına hükümeti kuruyor. Eğer hiçbir parti çoğunluğu oluşturamıyorsa, partiler bir araya gelerek yönetimde birlikte söz sahibi olmak için „koalisyon“ oluşturuyor.

FEDERAL ALMANYA BAŞBAKANI (ŞANSÖLYE)

Federal Almanya Başbakanı seçmenler tarafından değil Federal Mecliste bulunan vekiller tarafından seçilir. Federal Almanya Başbakanı gelecek dört yılda nasıl bir politika yapılacağını belirler. Federal Almanya Başbakanı, birlikte hükümeti kurabileceği bakanları belirler. Bu kişiler Cumhurbaşkanı tarafından atanır.

HÜKÜMET

Hükümet, ülkede Federal Almanya Başbakanı tarafından yönetilmektedir. Bu hükümet „hükümet takımı“ ya da „kabine“ de bulunan insanlardan oluşmaktadır. Hükümet düzenli olarak toplantılarda bir araya gelmektedir. Bu toplantılardan iç-ve dış siyaset hakkında kararlar alınmaktadır. Hükümet tarafından düzenlenen kanunların geçerli olabilmesi için de parlamento tarafından onaylanması gerekmektedir.

Siyasetin şefi tam olarak kim?

Birçok „şef“ bulunmaktadır. Örneğin devlet başkanı cumhurbaşkanıdır, hükümet şefi Federal Almanya başbakanıdır. Federal meclisteki parti fraksiyonlarının bile şefleri vardır. Hepsinin üstünde bir pozisyonda olan şef ise halktır.

Kaynak: Bundeszentrale für politische Bildung